Site rengi

Tasarım

Tarım işçisinin adı ölümle akla geliyor

03.08.2015
601
A+
A-

 

Tarım işçilerinin ölüm yolu, Salihli-Akhisar yolu 15 can aldı Gölmarmara’da.

Her gün yüksek tonajlı araçların geçtiği, çilekeş tarım işçilerinin açık kasalı araçlarda yolculuk ettiği ölüm yoludur bu yol.

AKP’li Gölmarmara Belediye Başkanını bile isyan ettiren, her sene bitecek denen ama 26 yıldır bir türlü bitmeyen Salihli-Akhisar tek şeritli yolu.

Halkın haklı istemlerine kulak tıkayanlar MEGA projelere nasıl imza attıklarını seçim meydanlarında nutuk atarken söylediler. Büyük kentlerin billboardlarında MEGA projelerinin tanıtımını yaparak halktan utanmadan oy istediler.

Gelin Gölmarmara gerçeğini ve nasıl kulak tıkandığını görelim;

“CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel’in 23 Ocak 2013’te ölüm yoluyla ilgili dönemin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı, Cumhurbaşkanı Baş danışmanı Binali Yıldırım’a yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdiği ortaya çıktı. Özel, önergesinde Yıldırım’ın mensubu olduğu partiden her dönem seçilen milletvekillerinin 1 yıl içinde bu yolun bitirileceği sözünü vermelerine rağmen Salihli Akhisar yolunun bitirilemediğinin altını çizdi. Balıkesir ve Kuzey Ege’yi Akdeniz bölgesine bağlayan yoldan her gün çoğu yüksek tonajı olan 10 bine yakın aracın geçtiğine dikkat çekerek dönemin bakanı Yıldırım’a, “Salihli-Akhisar bölünmüş yolu ne zaman bitirilecektir? Bu bölünmüş yolun bugüne kadar bitirilememesinin nedeni nedir? Salihli- Gölmarmara-Akhisar bölünmüş yolunun ne kadarı bakanlığınız öncesi, ne kadarı sizin bakanlığınız döneminde tamamlanmıştır” diye sordu. Ancak Yıldırım’ın, Özel’in önergesini yanıtsız bıraktığı TBMM kayıtlarında yer aldı. Kazanın olduğu yolun sıkıntılı olduğunu belirten AK Partili Gölmarmara Belediye Başkanı Kamil Öz, yolun 26 yıldır tamamlanmamasına isyan etmişti. “ (Zaman, 9 Temmuz 2015)

Şimdi 15 canın ölümünden sorumlu olan kimdir?

Binali Yıldırım ve şu anki Bakan Lütfi Elvan. Binali Yıldırım sorunu sürüncemede bıraktığı için, Lütfi Elvan’da bitirilemeyen yolun bitirilmesi için acilen görevini yapmadığı için sorumludur. Tayyipgiller’in fıtratında vardır bu gerçi, çünkü onlar rant kapısı olan projelerin uygulanıp bitirilmesi için uğraşırlar. Onlar için 13’ü kadın 15 canın yaşamını kaybetmesi önemli değildir. “Kaderlerinde varmış” derler geçerler. Halkın İktidarında bu katiller mutlaka hesap vereceklerdir. Halkın İktidarında zaman aşımı olmayacaktır.

58.8 km uzunluğundaki yol Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından 1998 yılında ihale edilmiştir. Bugüne kadar toplam 17,6 km’lik kesmi tamamlanmıştır. Ölüm yolunun geçtiği “(…) AK Partili Gölmarmara Belediye Başkanı  Kamil Öz, Salihli-Akhisar yolunun kestirme olduğu için tercih edildiğini söyleyerek yolun 26 yıldır tamamlanmamasına isyan etmişti. Öz, yoldaki sıkıntıyı mevcut Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’a iletmiş ancak netice alamamıştı” (Zaman,  9 Temmuz 2015)

Mevsimlik tarım işçilerinin ölümlerinin sıklığı üzerine 2010 yılında kurulan Mevsimlik Gezici Tarım İşçileri İzleme Kurulu şimdiye dek ne yaptı?

Aradan 5 yıl geçti, büyük büyük laflar ettiler. Güya Ulaştırma Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğüne görev verildi. Bu kapsamda il ve ilçe giriş çıkışlarında denetim arttırılacaktı. Araçların trafiğe uygun olup olmadığı, taşıma kapasitesinin üzerine çıkıp çıkmadığı kontrol edilecek, eksiklikleri bulunan araçların hareketlerine izin verilmeyecekti. Tarladan konaklama yerine kadar yük aracı üstünde yolcu taşınması engellenecekti. İşçilerin güvenli ve sağlıklı bir şekilde ulaşımları sağlanacaktı. Köy yollarının yanı sıra arazi yollarının da güvenli ulaşım için bakımları yapılacak, barınma, sağlık ve eğitim konularında somut adımlar atılacaktı. Konumuz gereği ayrıntılara girmiyoruz. Ulaşım politikasının yetersizliğini gözler önüne seriyor ve önlemlerin alınmadığını gösteriyoruz.  Eylem planlarında diyorlar ki: “Uygun olmayan koşullarda seyahat edilmesi, konaklama veya ikamet mahallinden çıkışlarından itibaren engellenecek.”

Bunlara uyuluyor mu? Bu sadece Gölmarmara da yaprak toplamaya giden Çökelek köyünden işçilerin mi başına geldi?

Hayır. İşte 15 Temmuz 2015 tarihli gazetelerin başlıkları: “Yine açık kasa faciası: 3 ölü”  (Milliyet), “Yine ekmek parası yine can pazarı…” (Yurt)

Milliyet’in başlığının altındaki haber tüyler ürpertici:

“Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde tarlalarda çalıştıktan sonra memleketleri Şanlıurfa’ya dönen tarım işçilerini taşıyan açık kasalı kamyonet, Gaziantep-Şanlıurfa Otoyolu’nda lastiğinin patlaması sonucu kontrolden çıkarak devrildi. Kazada Halil ve Hüsniye Alınmış çifti ile 1 yaşındaki bebek öldü, çoğu çocuk 13 kişi yaralandı.” (Milliyet, 15 Temmuz 2015)

Hani denetim olacaktı, hani araçların bakımı yapılacak ve kontrol edilecekti, hani güvenli ve sağlıklı bir şekilde konaklama yerlerine gitmeleri sağlanacaktı?

Görüldüğü üzere yayınlanan genelgeler kağıt üzerinde kalıyor. Sonuçta tarım işçileri ölüyor, bebek ölüyor. Özcesi TARIM İŞÇİSİNİN ADI ÖLÜMLE AKLA GELİYOR.

“SGK ve İş Güvenliği ve Çalışma Meclisi raporlarına göre 2012’de 117, 2013’te 292, 2014’te 309 tarım işçisi hayatını kaybederken; bu yıl mayıs itibariyle rakam 190’a dayandı bile.” (Cumhuriyet, 8 Temmuz 2015)

Denetimler olmadığı, araçların bakımının yapılmadığı, açık kasada insan taşınmasının yasaklanmadığı bir ülkede ölümler kaçınılmazdır.

Çözüm bellidir. Trafik denetimleri sıklaştırılacak, işçiler insanca yaşam koşullarında toplu ulaşım araçlarıyla veya servis araçlarıyla seyahat edecek ve tarladan konaklama yerine sağlıklı bir şekilde ulaşacaklardır. Yol ve araç bakımları karayolları standartlarına göre yapılacak, bu konuda kusuru olanlar en sert şekilde cezalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin yaşam standartları yükseltilecek, insanca yaşayabilecekleri ücret politikası uygulanacak ve tüm tarım işçileri sigorta kapsamına alınacaktır.

Mevsimlik ve gezici tarım işçilerinin insanca yaşam sürdürmelerini istiyorsak bu önlemlerin alınması için mücadele etmeliyiz. HKP olarak tarım işçilerinin sorunlarının takipçisi olacağız. İşçilerin insanca yaşayacağı iktidar Halkın İktidarıdır. Ölüm korkusu olmadan yaşayabilecekleri, insanca ve hakça bir yaşamı sürdürebilecekleri iktidar, Halkın İktidarıdır. Öyleyse GÖREV BAŞINA!