Cezaevleri, cezalar yıldıramaz gazeteciliğin onuru yurtsever gazetecileri
Onurlu Gazeteciler; Barış Pehlivan, Hülya Kılınç ve Murat Ağırel’i Cezaevinde ziyaret ettik
Aslında ülkemizde bugün tüm namuslu gazetecilerin yapması gerekeni yaptılar.
Olanı olduğu gibi anlattılar halka ve cezaevinde olsalar da hâlâ anlatmaya devam ediyorlar.
Ancak Tayyipgiller iktidarını ve onların hukuk bürosuna dönüşmüş yargıyı tam da bu rahatsız ediyor.
Tahammül edemiyorlar doğrulara, halka doğru haberler verilmesine.
Çünkü bugün tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bağımsız olmaları -daha doğrusu gerçeğin dolayısıyla da halkın yanında olmaları- halinde dengeleri tümden değiştirebilecek güçte olan basın, ezici çoğunluğuyla ne yazık ki Tayyipgiller iktidarı tarafından tahakküm altına alınmıştır. Havuz medyasına dönüştürdükleri yandaş-yalaka basın aracılığı ile uyutuyorlar halkı!
İşte Antika ve Modern Parababaları medyasının egemen olduğu ve her türlü baskının uygulandığı bu koşullarda ve buna rağmen gerçekleri yazan, aykırı ses olan, muhalif gazeteciler onlar…
Bildiğimiz gibi ülkesinin petrollerini Batılı Emperyalistlere peşkeş çekmediği için halkların düşmanı kanlı katil emperyalistler tarafından alçakça katledilmişti, şehit edilmişti Libya’nın ülkemize dost, yurtsever lideri Muammer Kaddafi. Ve ülke kan gölüne çevrilmişti. Ne acıdır ki AKPgiller’in “Reisi” de emperyalist efendilerinin emirleri ile aktif rol almıştı bu katliamda. Paramparça edilen ve petrolünün yağmalanarak paylaşılması sürecinde, emperyalist efendilerine, onların uşağı Ortaçağcı İhvancı kardeşlerine destek olmak için Türk Ordusu’nu Libya’ya göndermişti AKP’nin Reisi.
Bu haksız savaş sırasında öldürülen MİT elemanının cenaze törenine ilişkin yapılan haber nedeniyle başlatılan soruşturmada 5 Mart 2020 tarihinde, OdaTV Haber Müdürü Barış Terkoğlu ve muhabir Hülya Kılınç, 6 Mart 2020’de OdaTV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan tutuklandı. Yine gazeteci Murat Ağırel de aynı nedenle 9 Mart 2020’de tutuklandı.
Toplamda 6 gazetecinin tutuklu olduğu davanın, 24 Haziran’daki ilk duruşmasında Mahkeme; Barış Terkoğlu, Ferhat Çelik ve Aydın Keser hakkında yurtdışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla tahliye kararı verdi.
İşte şu anda cezaevinde olan bu onurlu gazetecileri; Barış Terkoğlu’nu, Hülya Kılınç’ı ve Murat Ağırel’i 31 Ağustos tarihinde, aynı zamanda Partimiz MYK Üyeleri olan İstanbul İl Başkanı’mız Av. Pınar Akbina ve Bursa İl Başkanı’mız Av. Halil Ağırgöl Silivri Cezaevinde ziyaret ettiler.
Cezaevindeki yoğunluktan dolayı 4 saat bekleyişten sonra gerçekleşen görüşmede Akbina ve Ağırgöl onurlu gazetecilere kararlı duruşlarından dolayı tebrik ve desteklerini sundular.
Pehlivan; neden cezaevinde olduklarını çok iyi bildiğini, basının büyük bir baskı ve abluka altında olduğunu ama tek başına kalsa da bıkmadan, usanmadan halka gerçekleri anlatmaya, yazmaya devam edeceğini, söyledi.
Ağırel ve Kılınç da aynı şekilde halkı bilgilendirmeye, aydınlatmaya, yazmaya devam edeceklerini söylediler.
Davaya ilişkin bir sonraki duruşma 9 Eylül 2020 tarihinde görülecek.
Halkın Kurtuluş Partisi olarak yurtsever, namuslu, halksever aydınlarımızı Ergenekon, Balyoz Davalarında da yalnız bırakmamıştık. Sürekli cezaevi ziyaretleri yapmış, dışarıda da eylemler yapmış, eylemlerde öncülük etmiştik. Bundan sonra da edeceğiz.
O zamanlar bu aydınlarımızı yargılamaya kalkan FETO yargısı idi, bugünlerde AKP’giller yargısıdır.
Ama nafile!
Ne demişti Barış Pehlivan tutuklandığı duruşmada:
“Hapse giren adamı hapisle korkutamazsınız, gireceğim ve orada da gazetecilik yapacağım. Çıkacağım çıkınca da gazetecilik yapacağım.”
İşte böyle korkusuz, onurlu, yurtsever insanlarımız oldukça bu ülkede umut var demektir.
01.09.2020
HKP Genel Merkezi