Bu sefer “mağdur” Erdoğan ve ailesi

HKP, Ali Ağaoğlu tarafından, dönemin Başbakanı R. Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın
yöneticiliğini yaptığı TÜRGEV’e arsa bağışladığına ilişkin iddialara karşı suç tarihinde yapılan
basın toplantısında “Eğer böyle bir arsa verildiyse verenin anasını, alanın anasını, verdi
diye söyleyenin anasını….” demesini yargıya taşıdı. HKP, yazılı-görsel medyaya ve dolayısıyla
tüm dünyanın gözü önünde alenen hakaret suçu işleyen Ağaoğlu hakkında yasal takibat
başlatılıp, kamu davası açılmasını talep etti.

 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına

 

Suç Duyurusunda

Bulunan………………..: Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı

Karanfil Sokak No:24/15 Kızılay/ANKARA

 

Vekilleri…………: Av. Orhan ÖZER, Av. Metin BAYYAR, Av. Ayhan ERKAN

Av. Ali Serdar ÇINGI, Av. Tacettin ÇOLAK, Av. Sait KIRAN

Av. Ayça ALPEL, Av. Halil AĞIRGÖL, Av. Pınar AKBİNA

Av. Doğan ERKAN

Atatürk Bulvarı Emlak Bankası Blokları B Blok K:4 D:16 Fatih/İSTANBUL

 

Şüpheli……………….: Ali AĞAOĞLU (Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkanı)

Ortaköy-Beşiktaş/İstanbul’da bulunur.

 

Mağdurlar……….: 1- Recep Tayyip ERDOĞAN  (TC Cumhurbaşkanı)

2- Erdoğan BAYRAKTAR  (Çevre ve Şehircilik Eski Bakanı)

3- Necmettin Bilal ERDOĞAN

4- Emine ERDOĞAN

 

SUÇ..………………………: Kamu Görevlisine Görevinden Dolayı Hakaret. (TCK. 125/3-4)

 

Suç Tarihi………….: 09/09/2014

 

Konusu………………..: 17 Aralık 2013 günü yapılan Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu kapsamında gözaltına alınan şüpheli Ali Ağaoğlu tarafından, dönemin Başbakanı R. Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticiliğini yaptığı TÜRGEV’e arsa bağışladığına ilişkin iddialara karşı suç tarihinde yapılan basın toplantısında “Eğer böyle bir arsa verildiyse verenin anasını, alanın anasını, verdi diye söyleyenin anasını….” diyerek yazılı-görsel medyaya ve dolayısıyla tüm dünyanın gözü önünde alenen hakaret suçu işleyen şüpheli hakkında yasal takibat başlatılıp, kamu davası açılması istemidir.

 

Açıklamalar…………:

Bilindiği gibi, şüpheli Ali AĞAOĞLU 17 Aralık 2013 günü İstanbul’da yapılan “Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu” kapsamında bazı bakan çocukları, bürokratlar ve iş adamlarıyla birlikte gözaltına alınmıştı.

Her ne kadar şüpheli Ali AĞAOĞLU, bu soruşturma kapsamında serbest bırakılmış ve daha sonra soruşturmayı yürüten savcılar da görevden alınarak bu soruşturmanın üstü kapatılmış ise de, şüphelinin dönemin Başbakanı R. Tayyip ERDOĞAN’ın oğlu Bilal ERDOĞAN’ın yöneticiliğini yaptığı TÜRGEV Vakfı’na arsa bağışladığına dair iddiaların kamuoyunda yoğun bir şekilde tartışmaya başlanıldığı herkesin malumudur.

Bu tartışmalar devam ederken şüpheli Ali Ağaoğlu, 09/09/2014 tarihinde Ortaköy’deki evinin bahçesinde bir basın toplantısı düzenlemiştir. Şüpheli bu basın toplantısında; “17 Aralık süreci ile ilgili kendisinin ve inşaat sektörünün mağdur edildiğini, kendisinin günah keçisi seçildiğini, yatırım yaptığı yerler için iki senedir beklediği imar değişikliğinin yapılmaması üzerine İstanbul Belediye Bakanı Kadir Topbaş’ı Başbakan’a şikâyet ettiğini, bu üst makama müracaat etmesi üzerine imar değişikliğini yaptırdığını” söylemiştir.

Şüpheli Ağaoğlu, basın toplantısının devamında; gazetecilerin, “bu değişiklikle birlikte sağladığı imar artışı karşılığında TÜRGEV’e arsa bağışladığına” dair iddiaları sorması üzerine; “Eğer böyle bir arsa verildiyse verenin anasını, alanın anasını, verdi diye söyleyenin anasını…” diyerek herkesin gözü önünde küfretmiştir.

Şüphelinin bu hakareti çeşitli basın-yayın organlarında haber olmakla birlikte, Hürriyet Gazetesi’nden Sadi Özdemir’in haberiyle bizim gözümüze çarpmış ve anılan muhabirin soruşturma aşamasında tanık sıfatıyla beyanının alınmasını talep ediyoruz.

Gazetecilerin bu haberin takibi sonucu bu kez Cumhuriyet Gazetesi’nden Aykut Küçükkaya, Çevre ve Şehircilik Eski Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın, dönemin Başbakanı Erdoğan’ın isteğiyle Ağaoğlu’na ait bir arsanın TÜRGEV’e devredilmesi için çalıştığını ortaya çıkarmıştır.

Anılan gazetecinin haberine göre; 17 Aralık Operasyonu çerçevesinde İstanbul C. Başsavcılığınca Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında hazırlanan fezlekede yer alan ve Adalet Bakanlığına gönderilen yasal dinleme kaydının önemi iyice ortaya çıkmıştır.

Bu dinleme kayıtlarına göre; 10 Aralık 2013 günü saat; 12.00’da Bakan Bayraktar, 17 Aralık’ta gözaltına alınan bürokratlarından Emlak Konut GYO Başkanı Murat Kurum’a, “Ağaoğlu ile konuş, ona göre hepsini organize edelim de buna bir an evvel başlayalım, çünkü Başbakan şey yapıyor takip edip duruyor, sorup duruyor. Konuşayım o zaman şey Bilal’le. Biz kime alacağız bunu TÜRGEV’e mi alacağız yoksa oradaki şirkete mi alacağız diye ondan ben şey yaparım ondan sonra ben seni gene ararım. Sen Ağaoğlu ile konuş bu arada. Konuş de ki burayı söz vermişsin de onu biz senden alacağız de yani sen bunu şey Bilal’le falan kendin konuşmadın o zaman ben konuşacağım”, diyor.

Operasyondan bir hafta önce yapılan bu konuşma, Ağaoğlu’nun bahsedilen hakaretamiz sözleriyle birlikte değerlendirilince, şüpheli Ağaoğlu’nun TÜRGEV’e arazi için söz verdiği ve bu sözü bizzat dönemin Başbakanı Erdoğan’ın takip ettiği anlaşılıyor. Şüphelinin de, yapacağı inşaatlarla ilgili imar planı değişiklikleri yapılarak kat sayısının artırılması ve hükümet tarafından çeşitli kolaylıkların sağlanması karşılığında, Bilal Erdoğan’ın başında bulunduğu vakfa arsa bağışlamış olduğu sabittir.

Kamuoyunun gözünden kaçırılamayan ve hatta 17 Aralık Operasyonu fezlekesine girmiş olan bu yasal dinleme kayıtları ile belgelenen ve hiçbir şekilde gizlenemeyen bu yasadışı ilişkiler, basın tarafından şüpheliye sorulunca da şüpheli Ali Ağaoğlu, iddialara makul ve mantıklı bir şekilde cevap vermek yerine lümpen ağzı ile konuşarak, hakaretlere yeltenmiştir. Yukarıda anlatıldığı gibi bu hakaretlerin esasında dönemin Başbakanı ile Çevre ve Şehircilik Bakanı’na yapıldığı çok açıktır.

 

MÜVEKKİL PARTİ KADINA YAPILAN HAKARETİ HAZMEDEMEZDİ! HAZMETMEDİ!

Burada açıkça Ağaoğlu açıkça Devlet Başkanına, oğlunun anasına-eşine küfretmiş oluyor ve buna karşı her gün ekranlardan yabancı basına kadar hemen herkese cevap veren Devlet Başkanı nedense susuyor!

Burada devlet başkanını, oğlunu bırakalım, asıl eşine ve annesine küfrediliyor. Kadına karşı aleni bir küfür ediliyor. Bu olayda bizi asıl ilgilendiren ve taraf kılan kadına yapılan hakaretin hesabının sorulmasıdır. Devlet başkanı susarak hazmetmiş olabilir fakat müvekkil Parti kadına yapılan bu hakareti hazmedemezdi! Hazmetmedi!

Hal böyle olunca şüpheli Ali Ağaoğlu hakkında TCK’nin 125/3-4. maddelerinde öngörülen “Kamu Görevlisine Görevinden Dolayı Hakaret” suçundan soruşturma açılarak hakkında iddianame tanzim edilip Kamu Davası açılması gerekmektedir.

 

Sonuç ve İstem……….: Yukarıda ayrıntılıca açıklandığı üzere;

Suç tarihinde Ortaköy’deki evinde yaptığı basın toplantısında “Eğer böyle bir arsa verildiyse verenin anasını, alanın anasını, verdi diye söyleyenin anasını…” diyerek yazılı ve görsel medyaya karşı ve tüm dünyanın gözü önünde, mağdurlar dönemin Başbakanı ile Çevre ve Şehircilik Eski Bakanı’na karşı alenen hakaret suçu işleyen şüpheli hakkında soruşturma açılarak, olayla ilgileri yukarıda belirtilen Hürriyet Gazetesi muhabiri Sadi Özdemir ile Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Aykut Küçükkaya’nın da tanık sıfatıyla bilgilerine başvurulup şüpheli hakkında iddianame tanzim edilerek Kamu Davası açılmasını, müvekkil parti adına talep ediyoruz. 22/09/2014

Suç Duyurusunda Bulunan

Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanlığı

Vekilleri

Av. Ali Serdar ÇINGI        Av. Pınar AKBİNA     Av. F. Ayhan ERKAN