Real işçileri, yağmur çamur demeden aylardır sürdürdükleri mücadelelerini anlatıyor
Kurtuluş Yolu Gazete’sinin direnişteki Real işçileri ile yaptığı röportajın bant çözümüdür.
Kurtuluş Yolu: Merhabalar, adınızı, kaç yıldır çalıştığınızı ve görevinizi öğrenebilir miyiz?
SevimKaraahmetoğlu: Merhabalar, ben Sevim Karaahmetoğlu, 17 yıldır Real’de çalışıyorum. Kartal Şubesinde görev yapıyordum kasiyer olarak.
Kurtuluş Yolu: Peki Real’de hileli iflas sürecine giden süreci anlatabilir misiniz?
Sevim Karaahmetoğlu: 2014 yılına kadar Real personeli olarak Metro Groupbünyesindeçalıştık bu şirkette. 2014’te Beğendik A.Ş. firmasıyla bir satış söz konusu oldu. Bu arada bize hiçbir şey sorulmadı. Yani Beğendik A.Ş. ile çalışmak isteyip istemediğimizi. Bu şekilde haklarımızı devrettiler sadece. 2014’te bu devir olayı olduktan sonra 1 yıl içerisinde kâra geçtiklerini söylediler. Sonra da iflas kararı açıklandı. 2017’de de bize kağıt imzalatarak çıkışımızı verdiler, tazminat haklarımızı vereceklerini söylediler fakat bunu gerçekleştirmediler. 2 aydır sokaklardayız, eylem yapıyoruz bununla ilgili. Konya’da yapıldı, Ankara’da yapıldı, Kayseri’ye gidildi şu anda yoğun olarak İstanbul’da yapıyoruz. Sonuna kadar devam edeceğiz, haklarımızı alana kadar.
Kurtuluş Yolu: Bu süreçte üyesi olduğunuz Tez-Koop- İş Sendikasının tavrı nasıl oldu?
Sevim Karaahmetoğlu: Son birkaç yıldır hiçbir zaman yanımızda olmadı,iflas esnasında bize herhangi bir şey söylemedi, tazminatlmarımızı alamadığımızı telefonla bildirdik kendilerine, ne yapmamız gerektiğini, nasıl bir yol izlememiz gerektiğini sorduk. Ama hiç yanımıza gelmediler dolayısıyla biz de tek başımıza bu mücadeleye devam ediyorduk. Nakliyat-İş ile bağlantıya geçtik, sağolsunlar onlarda bu süreçte bize destek veriyorlar.
Kurtuluş Yolu: Peki bu süreçte siz, aileniz neler yaşadınız bundan da bahsedebilir misiniz?
Sevim Karaahmetoğlu: Ben 15 yıl önce bu şirkette işe başlarken oğlumu anasınıfına vererek başladım. Birçok zorluklar gördük bu süreçte tabiî onlarda etkilendiler emeğimizin karşılığını alamadığımız için. Tabiî onlar da üzülüyorlar, en az benim kadar onlar da üzgünler. Şuan da bana destek veriyorlar manevi olarak ama zor bir süreç.
Kurtuluş Yolu: Peki bundan sonra nasıl bir mücadele programınız var?
Sevim Karaahmetoğlu: Yani yılmadık, yılmayacağız, devam ediyoruz mücadelemize. Destek vermek isteyen varsa bekliyoruz.
Kurtuluş Yolu: Çok teşekkür ederiz, sağolun.
***
Kurtuluş Yolu: Merhabalar, adınızı, kaç yıldır çalıştığınızı ve görevinizi öğrenebilir miyiz?
Şenol Ağca:Real Hipermarketler Zincirleri A.Ş.’de 15 yıldır çalışıyorum, görevim reyon personeli. İşçiyim sonuçta. Ancak bu eylemleri ilk harekete geçiren,maaşlarımız ve yapılan protokoldü.8 taksite bölünmüş protokolün süreleri geçtiğinden beri patronlarla, işverenle masaya oturduk bize çok yalan söylediler bizde ondan sonra dudullu genel merkezinde yaptık, Beğendik ve Real merkezinde eylemler yaptık daha sonra. Biliyorsunuz bu eylemeleri yapmak için maliyet gerekiyor, çaba gerekiyor, organize gerekiyor tabiî ki bize aidat ödediğimiz Tez-Koop-İş Sendikası destek olmuyor. Defalarca kapılarını çaldık, sesleri çıkmıyor. Sesleri çıkmayınca sonuçta bize destek olmasını istediğimiz birilerini aradık, olmadı. En sonunda biz Nakliyat-İş Sendikasının İşçi Sınıfına verdiği değeri öğrendik.Mesela Carrefour Mağazasının Ümraniye Şubesini kapatmışlardı. Oradaki işçiler Nakliyat-İş öncülüğünde tazminatlarını aldılar.Biz bunları gördüğümüz için 3-4 arkadaşımızla kapılarını çaldık. Sağolsunlar bize kapılarını kapatmadılar. Bütün destekleriyle yanımızda oldular, şuan bizimle beraberler . Yaptığımız eylemlerde yanımızda bulunuyorlar, kendilerine teşekkür ediyoruz gerçekten ve Nakliyat-İş öncülüğünde bu işi başaracağımıza inanıyoruz.
Kurtuluş Yolu: Peki bu süreçte siz, aileniz neler yaşadınız bundan da bahsedebilir misiniz?
Şenol Ağca: İlk başta psikolojik olarak etkilendik, benim evim var, kiram var, çocuklarım var yani şuan inanır mısınız cebinde 10 lirası olmayan arkadaşlarımız var. Yani bunlar çalışmak zorundalar, iş bulmak zorundalar, hepimiz psikolojik olarak etkileniyoruz. Okullar başladı, okul masrafları, kırtasiye masrafları, yeme- içmeyi geçtim hiçbir şeye yetmiyor. Ben normal olarak taksiye çıkıyorum birebir kendim söyleyeyim, diğer arkadaşlar da aynı şeklide ek işlerde çalışıyorlar, bu şekilde geçimlerimizi sağlıyoruz ama eylemlerimizi de hiçbir zaman bitirmeyeceğiz.
Kurtuluş Yolu: Peki bundan sonra nasıl bir mücadele programınız var?
Şenol Ağca: Hakkımızı, alnımızın terini alana yani bir kuruş alacağımız kalmayıncaya kadar mücadelemizi devam ettireceğiz, bıkmadan, usanmadan. Biz Real’e emek vermiş, yıllarını vermiş, gençliğini vermiş işçileriz. Benim çocuğum 1 yaşındaydı şuan 14 yaşında, ben yıllarımı verdim buraya. Maddi manevi her türlü mücadeleyi devam ettirecez. Metro ve Beğendik bizim tazminatlarımızı ödeyene kadar.
Kurtuluş Yolu : Çok teşekkür ederim.
***
Kurtuluş Yolu: Merhabalar, adınızı, kaç yıldır çalıştığınızı ve görevinizi öğrenebilir miyiz?
Özgür Biçici: Ben Ümraniye Kartal Mahallesinden Özgür Biçici, yaklaşık 10 sene çalıştım, görevim elektro bölümünde satış danışmanlığı idi.
Kurtuluş Yolu: Real’de bu süreçte neler olduğunu anlatabilir misiniz?
Özgür Biçici: Bir gün bize dediler ki Metro ve Real firmaları Beğendik’e satıldı. Yani biz de işçiyiz açıkcası çok fazla ilgilenmedik. Daha sonra kayyuma devredildi, yedi sekiz ay kayyumda kaldıktan sorda iflas verdi ve daha sonra kapandı.
Kurtuluş Yolu: Bu süreçte üyesi olduğunuz Tez-Koop-İş Sendikasının tutumu nasıldı?
Özgür Biçici: Destek vermeyi bırakın köstek oldular bize. İnanın işte açıklamaları var, gitmeyin dayak yersiniz, polis sizi coplar gibi şeyler söyleyip köstek oldular. Hiçbir sendika yöneticisini aramızda görmedik, belki destek verselerdi gücümüze güç katsalardı daha erken sonuç alabilirdik.
Kurtuluş Yolu: Peki Nakliyat-İş Sendikasının bu sürece katklıları ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Özgür Biçici:Biz açıkcası müteşekkiriz çünkü bizimle hiç alakası olmayan bir iş kolunda faaliyet yürütüyorlar, her eylemimizde yanımızda oldular, güç verdiler o anlamada kendilerine çok teşekkür ediyoruz.
Kurtuluş Yolu: Peki onlar bu sürece nasıl dahil oldular?
Özgür Biçici: Onlar bu sürece Şenol bey aracılığıyla dahil oldular, ayrıntısını bilmiyorum.
Kurtuluş Yolu: Peki bu süreçte siz, aileniz neler yaşadınız bundan da bahsedebilir misiniz?
Özgür Biçici: İnanın ben birçok yerden iş teklifi almama rağmen görüşmeye bile gitmedim. Neden? Çünkü psikolojik olarak o kadar mutsuz ve zor bir noktadayım ki en basitinden asabileştim, sinirlendim.Bu süreç sonunda hakkımızı alabilecek miyiz, alamayacak mıyız? diye düşünmekten.Bir kere ailem ile çok sorunlar yaşamaya başladım. Hem maddi anlamda hem manevi anlamda sıkıntılar yaşadığım için haliyle bu ruh sağlığıma da yansıyor, o yüzdan kötüyüm açıkcası inanın iş görüşmesine bile gitmiyorum.
Kurtuluş Yolu: Peki bugünden sonra neler yapacaksınız?
Özgür Biçici:Metro Marketlerin önünde, Kayseri’de, Ankara’da, Konya’da faaliyetlerimize devam edeceğiz, eylemlerimize devam edeceğiz. Arkadaşlarla da beraber bu mücadeleyi alnımızın akıyla kazanacağız.
Kurtuluş Yolu: Size de çok teşekkür ederim.
***
Kurtuluş Yolu:Merhabalar, adınızı, kaç yıldır çalıştığınızı ve görevinizi öğrenebilir miyiz?
Kamile Yılmaz: Merhaba adım Kamile Yılmaz, 17 yıldır çalışıyorum, 18 yıl olmasına bir ay kalmıştı mağaza kapanırken. Görevimde kasa kontrol danışma görevlisiydim
Kurtuluş Yolu: Hileli bir iflas süreci yaşadınız, bu süreçten kısaca bahsedip üyesi olduğunuz Tez-Koop-İş’in tavrını anlatabilir misiniz?
Kamile Yılmaz: Tez-Koop-İş’in işveren yanlısı tavrı iflas sürecinden önce başlamıştı. Şirketimizden zam alma durumunda işverenle birlikte oldu, bize alacağımız zammı çek olarak verdirtti. Yani biz zamlarımızı alamadığımız gibi sosyal haklarımızı da çek olarak almış olduk. Dolayısıyla biz orada bir maduriyet yaşadık bütün sosyal haklarımızı çek olarak aldık. Bunun dışında Real Mağazasının Metro ile Beğendik arasında satışı olurken bize haber vermedi. Aidat ödediğimiz sendikamız bize haber vermedi. Yani hiçbir durumda hiçbir şeyden haberimiz olmuyordu.
***
Kurtuluş Yolu: Merhabalar, adınızı, kaç yıldır çalıştığınızı ve görevinizi öğrenebilir miyiz?
Muhittin Önlük: Benim ismim Muhittin Önlük. Yaklaşık 10 yıldır Real’de çalışıyorum. Kartal Mağazasında çalışıyordum, elektornik bölüm personeliyim.
Kurtuluş Yolu: Real’de hileli iflas’a giden süreci bize anlatabilir misiniz?
Muhittin Önlük: Şimdi şöyle söyleyeyim size; bunların yaptıkları ilk olay değil, daha önce de karşılaşmıştık zaten. Bizim çalışmakta olduğumuz Real Market yaklaşık 14 yıldır Almanların elindeydi, yaklaşık iki yıl önce Beğendik grubuna katıldı. Yasal haklarımız, düzenli bir şeklide maaşlarımız ödeniyordu ta ki bunlar satın alıncaya kadar. Sonra yeni yeni aksaklıklar oluşmaya başladı, nitekim 31 mayıs itibariyle iş akdimiz sona erdirildi. Bize tüm yasal haklarımızın verileceği söylenmesine rağmen hiçbir hakkımız verilmedi bugüne kadar. Biz de bu süreç içerisinde bütün arkadaşlarımızla mücadeleye devam ediyoruz. Burada çok ciddi bir şeklide hileli bir iflasın olduğunu düşünüyoruz. Şirket hesabında bulunan paraların şahsi hesaplara aktarıldığı biliyoruz. Buna bizzat arkadaşlarımız tanık. Biliniyor. Burada yaklaşık 1700’e yakın çalışan var ve hepimiz mağduruz. Geçinmek zor, bakmakla mükellef olduğumuz eşimiz, annemiz,babamız, çocuklarımız var. Çok ciddi anlamda mağdur edildik bu mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz. Bize hiçbir şey sormadan, danışılmadan Metro Group, Beğendik’e satıldıktan sonra burada biz ve arkadaşalarımız mağdur edildik. Bu aşamada ne yapacağımızı bilmiyoruz her geçen gün üzerimizdeki stres daha da çok artıyor. Ama şunu söyleyebilirim arkadaşlarımızla beraber bu işi sonuçlandırana kadar mücadele edeceğiz, bugün de Kozyatağı Metro önündeyiz yarın da belki başka bir yerde mücadelemize devam edeceğiz.
Kurtuluş Yolu: Real’in, Beğendik’e satılma ve sizin tazminatsız bırakılma sürecinde üyesi oludğunuz Tez-Koop-İş Sendikasının tavrı ne oldu?
Muhittin Önlük: Yani mağazada normal mesaideyken mağaza müdürü tarafından apar topar mesai odasına çağrıldık. Çok basit bir şey söylediler. Arkadaşlar mağaza satılmıştır bugün itibariyle X şirketinin değil Y şirketinin bünyesinde çalışıcağız. Bununla ilgili hiç fikrimiz alınmadı zaten. Sendika işverenle masaya oturup imzayı atmış. Bununla ilgili hiçbir arkadaşımızın, çalışanın fikri alınmamıştı. İşverenle işbirliği yapıp bunlar kendi aralarında anlaşmaları yapmışlar, bize de sadece lafta X şirketinden Y şirketine geçtiğimiz söylendi yani bununla ilgili Tez-Koop-İş Sendikası yanımızda olmadı ve bizi sağlıklı bir şeklide bilgilendirmedi.
Kurtuluş Yolu: Peki Nakliyat-İş Sendikası bu sürece nasıl dahil oldu ve bu süreçteki katkıları neler oldu?
Muhittin Önlük: Yani bununla ilgili şunu söyleyebilirim Nakliyat-İş Sendikası bu işin başından beri bizi hiç yalnız bırakmadı yani adamların bizden hiçbir beklentisi de yok. Bizimle birlikte Ankara’ya geldiler, Konya’ya geldiler, Kayseri’ye gittik burada Güneşli’ye gittik her zaman yanımızda arkadaşlar. Yıllardır aidat verdiğimiz sendika yanımızda olmuyor ama bizden hiçbir çıkarı bir şeyi olmayan sendika bizim yanımızda, onlara da teşekkür ediyoruz bizi hiç yalnız bırakmadıkları için.
Kurtuluş Yolu: Yani mücadeleniz hem Metro ve Beğendik grubuna karşı hem de Sarı Sendikacılığı karşı, öyle diyebilir miyiz?
Muhittin Önlük: Kesinlikle doğru. Şunu söylemek istiyorum bizim Beğendik’te çalışma süremiz totalde 3 yıl bir şey. Çalışmakta olduğumuz şirketle 14-15 yıl çalışıyoruz, bunun 12 yılı Metro gruba bağlı. Yani bu duruma gelmemizde ilk suçlu Metro, akabinde Beğendik yani zaten Beğendik’in ilk şeyi değil 2002 yılında da hileli iflas yaparak buna benzer durumlarla karşılaşmışlar. Şimdi de almak istedikleri bir yerel market zinciri var orada da çalışanları hileli iflas yoluyla elden çıkaracaklarını biliyoruz. Yani biz devlet büyüklerimizden de yardım istiyoruz biz her yerde dile getirdik ama maalesef sessiz kalıyorlar çünkü adalet de güçlüden yana eğer bugün paranız varsa hak, hukuk, adalet tamamen sizin istediğiniz gibi ilerliyor. 1700 işçi ve ailelerimizi düşündüğümüzde yaklaşık 10.000 kişi mağduruz ve biz bunun mücadelesini sonuna kadar vereceğiz ve hakkımızı alana kadar mücadelemiz devam edecek.
Kurtuluş Yolu: Peki siz bu süreçte neler yaşadınız?
Muhittin Önlük: Eşim rahatsız iki tane çocuğum var, onlara bakmakla mükellefim aynı zamanda. Şimdi bir işe girip çalışamıyoruz, neden çalışamıyoruz; acaba ne olcak ne bitecek, mahkemeye mi gideceğiz, bir yerde mi toplanıcağız, görüşme mi olacak? diye. Diğer türlü bir iş yerine girip çalışmaya başlasak bunların hiçbirini yapamayacağız. Bizim psikolojimizde bozuldu, ne geceleri yatabiliyoruz ne gündüzümüz var. Bununla ilgili bize Metro yetkilileri çıkıp da bir açıklama yapma gereksiniminde bulunmuyorlar. Eğer Beğendik’in yöneticileri biraz insan olmuş olsalardı biz buradan kalkıp Ankara’ya kadar gittik, beyefendilerin şirketlerindeki koltuklardan kalkıp, gelip bize inandırıcı bir açıklama yapmalarını beklerdik ama maalesef hiçbir yerden hiçbir açıklama yok. Bizim psikolojimiz bozuldu ve bu mecburen çocuklarımıza ve eşimize yansıyor.
Kurtuluş Yolu: Önünüzde nasıl bir mücadele programı var?
Muhittin Önlük: Bugün Kozyatağındayız, haftaya yine Güneşli Metro’da olacağız, Ümraniye’de olacağız. Bizim haklarımız verilene kadar, bizim ücretlerimiz, 15-16 yıllık emeğimiz ödenene kadar, onlara 1 kuruş bırakmayana kadar devam edeceğiz, bu konuda kararlıyız onlar da göreceklerdir kararlılığımızı.
Kurtuluş Yolu: Çok teşekkür ederiz. Başka eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Muhittin Önlük: İstanbul’daki arkadaşlarımız, İstanbul Anadolu Adliyesinde, Ankarada’ki arkadaşlarımız Ankara Adliyesinde, Konyada’ki arkadaşlarımız Konya Adliyesinde gerekli başvuruları yaptılar mahkemeye. Biz hileli bir iflas olduğunu söylüyoruz bunu söylerken de dayanağımız var, Ankara’da çalışan arkadaşlarımız bir olay anlattılar, olayın resmi evrakları da gerekli yerlere verildi. Şöyle bir olay var orada; Beğendik yöneticileri 5 liraya 1 kg portakal alınıyor,fatura mevcut. 5 tl’ye aldıkları portakalı Real Mağazalarına 65 Tl’ye fatura etmişler yani nasıl olabilir ki 5 liraya aldığınız bir şeyi siz diğer mağazanıza 65 tl’ye kesiyorsunuz böyle birçok örnek var biz bu işin peşini bırakmayacağız.
***
Kurtuluş Yolu: Merhabalar, adınızı, kaç yıldır çalıştığınızı ve görevinizi öğrenebilir miyiz?
İdris Polat: Adımİdris Polat, 15 yıldır Real’de çalışmaktayım.
Kurtuluş Yolu: Real’de hileli iflasa giden süreci bize anlatmanızı ve bu süreçte üyesi olduğunuz Tez-Koop-İş Sendikasının tutumunu anlatır mısınız?
İdris Polat: Şimdi Real hipermarketleri Türkiye’ye 1998 yılında geldi. 16 tane mağaza açtı, zamanla bunlardan 3-4 tanesini kapattı. Daha sonra geliştirerek Antalya, Bayrampaşa, Tepeüstü, Fulya gibi mağazalarını çoğaltarak hipermarket olarak ticaretini sürdürdü. Yaklaşık 19 yıldır Türkiye’de. 2015 yılında Beğendik mağazasına işçilerin haberi olmadan bir satış yapmışlar, nedir bilmiyoruz bize herhangi bir şeklide haber verilmedi. Biz son güne kadar Real’e çalıştığımızı zannediyorduk. Daha sonra Beğendik alınca ismi Alvi Marketler Zinciri A.Ş. oldu. Bize şunu dediler; 2 yıldır aldı ve bu süreçte zarar ettik, gidin hakkınızı alın 3.icra’da biz herhangi bir hakkınızı vermeyeceğiz. Biz şaşırdık, biz Alvi’ye çalışmadık, Beğendik’e çalışmadık, haberimiz yok. Burada sorumlu var, sorumlu şudur; devreden de satın alan da işçilerin alacaklarından sorumludur. Bu yasaca zaten teminat altına alınmış bir haktır. Bunu ne Real ne de Beğendik bize bildirdi. Yabancı bir paravan şirketle de anlaşarak hile yoluyla Beğendik’e devretti. Onların da amacı zaten Real’in içini boşaltıp Beğendik’i kurtarmak oldu ve bizleri işten attılar. Haklarımızın büyük bir çoğunluğu verilmedi biz işçiler buradaki haklarımızı ne Real’e, ne Beğendik’e bırakmayacağız. 2004 yılında Tez-Koop-İş Sendikası geldi buraya ama maalesef bu sendika Türkiye’de sarı sendikacılığın öncülü konumunda. Şununla gurur duyuyorum diyor; Türk-İş’in en büyük sendikasıyım, hayır sen en büyük hırsızın. Haklarını arayan işçilere destek olmadılar, yanımıza bir kez bile gelmediler. Sen gladyosun, sen satılmışsın, işçileri sattın sen. Biz de bu durum üzerine bizim iş kolumuzda olmayan Disk’e bağlı Nakliyat-İş Sendikasının yanına gittik ve kendilerine durumu anlattık, bizlere sahip çıkar mısınız dedik onlar da hayhaydedi sahip çıkarız. Geldiler, gerek şehir içinde İstanbul’da, gerek şehir dışında Ankara’da ve Kayseri’ye gidişimizde bize öncülük yaptılar, bize birçok yardımları oldu. Onlar sayesinde Türkiye’de gerçek bir sendikanın var olduğunu hissettik. Real İşçileri adına ben kendilerine teşekkür ediyorum, bu İşçi Sınıfı mücadelesinde gereğini yapmışlardır.
Kurtuluş Yolu: Peki bu süreçte siz, aileniz neler yaşadınız?
İdris Polat: Bu süreçte genellikle arkadaşlar işsizlik fonundan yararlanıyor ama birçok arkadaşın alacakları var işsizlikleri de bitti. Bu arkadaşlar kredi kartına dayanmışlar, bankalara borç yapmışlar ve tazminatlarına güvenerek de birçoğu ev gibi borç altına girmiş ve bunları ödeyemiyor. Zor durumlar var. Bu arkadaşların çocukları liseye,üniversiteye gidiyor. Üniversiteye giden çocuklu bir aile değil işsizlik maaşı, asgari ücret ile bile geçinemez. Bu insanlar haklarını arıyorlar ve alana kadar da devam edecekler eylemlerine.
Kurtuluş Yolu: Önünüzde nasıl bir mücadele programı var?
İdris Polat: Programımız Metro ve Beğendik’i rahat bırakmamak. Bu işte Metro ve Beğendik’in sorumluluğu yarı yarıya hatta Metro’nun sorumluluğu daha çoktur. İkisinin de burada suçu vardır, kanunları, kuralları hiçe sayan herkesin suçu vardır. Mahkemenin dahi suçu vardır neye göre iflas koyuyor, işçinin alacaklarını neye göre hesaplıyor. Kanun kimden yana zalimden yana, haksızdan yana. Şirketi kendi çıkarları için boşaltıp götürüyorlar sonra diyorlar iflas ettik ama bu işin bir ayağı da yargıdır. Real, sendika, yargı, Metro ve Beğendik bunlar işçilerin haklarını ortak olarak gasp etmişlerdir. Biz İşçiler haklarımıza sahip çıkarken bizi susturmak için tehdit etmişlerdir. Bu direnişe gelinmemesi için işçileri tehdit etmişlerdir ve rüşvet vermişlerdir. İşte onlar sarı sendikadır bunların hepsi onlara yakışıyor.
Kurtuluş Yolu: Biz de mücadelenizde size başarılar diliyoruz.