Partimiz, Laiklik düşmanı, Hilafet Özlemcisi İmam hakkında suç duyurusunda bulundu
Partimiz, Yurtseverlere, Emekçi Halkımıza, Laik İnsanlarımıza, Kadınlarımıza yönelik tehdidi, hakareti, aşağılamayı günlük olağan iş haline getiren Tayyip ve ona yaraşır Hilafet Özlemcisi İmam hakkında suç duyurusunda bulundu.
AKP’giller ve Reisi yok oluşa, bitişe doğru giderken saldırılarına da aynı oranda hız verdiler. En ufak bir eleştiriye karşı tepkileri, ellerindeki devlet gücünü kullanmak oluyor. Gözaltılarla, sürekli sarıldıkları TCK 299’a göre açtıkları davalarla, tehditlerle, insanlarımızı işinden gücünden etmelerle yıldırmaya, sindirmeye, korkutmaya çalışıyorlar. Bunların yolsuzluklarını, soygunlarını, vurgunlarını, kamu malını peşkeşlerini, ülkeyi Ortaçağ Karanlığına doğru götürüşlerini deşifre eden Genel Başkan’ımız ve Halkçı Hukukçu Yoldaşlarımız hakkında davalar açıyorlar, suç duyurularında bulunuyorlar. Faşist Din Devletinin hukukunu, yargısını oturtmaya çalışıyorlar. Çünkü Suç duyurusunda bulunuldu diye davalar açılmasının, mahkemede yapılan savunmalardan suç çıkartmanın, başka hiçbir mantıki açıklaması olamaz.
Ama söz konusu, Çıkar Amaçlı Organize Bir Suç Örgütü olan, CIA-Pentagon İslamcısı AKP’giller olunca her şey normal.
Anayasal olarak güvence altına alınmış Laiklik ilkesini çiğnemek normal,
“Laiklik İlkesi Anayasadan çıkarılsın”, demek normal,
3 Mart 1924 yılında kaldırılan Hilafeti geri çağırmak normal,
“Çözüm Süreci” adını verdikleri aslında çözümsüzlük süreçlerinde, el ele kol kola yürüdükleri eski dostları düşman ilan etmek normal,
Laik İnsanlarımıza, Emekçi Halkımıza, elinin altındaki devlet gücüne güvenerek “had bildirmek”, “dilini koparırız” demek normal,
Çerkez Atasözünü dile getirdi diye bundan üzerlerine alınıp gazetecileri içeri atmak normal,
Vatan topraklarını peşkeş çekmek, kamu mallarını yağmalamak, kısacası bütün suçları işlemek normal…
Herkesi alıştırmaya çalışıyorlar bu normallerine. Halkın Kurtuluş Partisi hariç…
Biz alışamıyoruz, normal karşılayamıyoruz. AB-D Emperyalistleri tarafından iktidara taşındıkları günden bugüne, Tefeci-Bezirgân Sermayenin günümüzdeki temsilcisi, Ortaçağcı AKP’giller ile mücadele ediyoruz. Siyasi, Hukuki, sokakta, alanda, mahkemelerde korkmadan, bıkmadan, usanmadan, kararlıca mücadele etmeyi devrimci ve insani bir görev ve de Vatanseverliğin, Halkseverliğin bir gereği olarak kabul ediyoruz.
İşte bu anlayışımız, mücadelemiz doğrultusunda Bursa’da bir camide Hilafet Özlemini dile getiren, Halkı Laikliğe karşı gelmeye, yani suç işlemeye davet eden İmam ile kendi ikamet ettiği Kaçak Saray’ından, İstanbul’daki Çalışma Ofisinden suç duyurumuza konu olan açıklamayı yapabilecekken; Allah’la Halkı kandırmanın en iyi yeri olarak düşündüğü camiden açıklama yapıp, Laik İnsanlarımızı tehdit eden Tayyip Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunduk.
Suç duyurumuz sonrası Partimiz MYK Üyesi Adnan Okur Yoldaş’ın yaptığı açıklama aşağıdadır:
Saygıdeğer Halkımız;
Bugün; AKP’giller’in Reisinin ve imamlarının Laiklik Karşıtı söylemlerinden dolayı iki suç duyurusunda daha bulunduk.
Hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar. Gündem mi değiştirmek istiyorlar, topluma korku mu salmak istiyorlar, yurtsever insanları sindirmek mi istiyorlar, kendi tabanlarını konsolide etmek mi istiyorlar; hemen Laikliğe saldırılara başlıyorlar, Hilafete olan özlemlerini dile getiriyorlar. Ellerindeki kullana kullana bitiremedikleri en büyük sermayeyle, Allah’la adam kandırmaya hız veriyorlar. Bunları yaparken de kullandıkları yer, samimi Müslüman inanışına göre herkesin her türlü ayrıcalıktan arınarak, Allah’ın huzuruna çıktığına inandığı camiler.
AKP’giller iktidara ABD ve AB Emperyalistleri tarafından taşındığı günden bugüne camileri kirli siyasetlerinin merkezi haline getirdiler, getirmeye devam ediyorlar.
AKP’giller Laikliğe karşı saldırılarına; bir zamanlar “Yetmez Ama Evetçi” ortaklarından, Anayasa Referandumu’nda “Hayır” diyen Yurtseverleri, “dün de lekeliydiniz bugün de lekelisiniz” diyerek karalamaya çalışan militan “Evet”çi Sezen Aksu’nun 2017’de söylediği bir parçayı dayanak yaptılar.
Ama işte söz konusu Laikliğe saldırı olunca, AKP’giller ortaklarını harcayıp geçiyorlar. Onlar sayesinde bugün bu kadar rahat ve pervasızız, demiyorlar.
Saygıdeğer Halkımız;
Halkın Kurtuluş Partisi olarak;
AKP’giller ile dün el ele kol kola, adım adım ördükleri gericilik yollarında beraber yürüyenlerin bugün birbirlerine hakaretler, tehditler yağdırmaları, birbirlerinin dillerini koparmaları bizi hiç mi hiç ilgilendirmez.
Ama söz konusu Laikliğe saldırı olunca, Ortaçağ Kurumu olan Hilafeti geri getirme özlemlerini, çabalarını, girişimlerini görünce, bu ülkenin en Vatansever, en Halksever Partisi HKP olarak, İkinci Kuvayimilliyeciler olarak sessiz kalamıyoruz.
Kenardan seyredemiyoruz.
Bize ne, bizi ilgilendirmez, diyemiyoruz.
Ve omuzlarımıza yüklenen Halkın İktidarını kurma görevinin gereklerini yerine getiriyoruz.
İşte bu anlayışımız doğrultusunda bugün, Hilafet özlemini dile getiren, Halkı Laikliğe karşı gelmeye çağıran Ankara Melike Hatun Camii İmamı Halil Konakçı ile elinin altındaki devlet gücünün verdiği cesaretle; “O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak bizim görevimizdir”, “Onlara da had bildirmek bizim görevimizdir” diyerek aslında Yurtseverlere, Laik İnsanlarımıza, İlericilere tehditler savuran Tayyip Erdoğan hakkında suç duyurularında bulunduk.
Bu suçlar da kayıt altına girdi. AKP’giller’in Laikliğe karşı bu suçlarını da yargıya taşıdık, Tarihe bir kez daha not düştük.
Silinmemecesine…
22 Ocak 2022
HKP Genel Merkezi