Trump, ABD Emperyalizmi ve gerçekler…
Trump, ABD Emperyalizmi ve gerçekler…
ABD Emperyalistlerinin “yeni” Başkanı Trump, ilk aylardaki icraatlarıyla “eski” Başkanlardan hiçbir farkının olmadığını ve olamayacağını gösterdi. İyi de etti. Neysem oyum, dedi Trump. Ama gören ya da daha doğrusu görmek isteyen gözler için…
Ya görmeyenler ya da görmek istemeyenler için?
Onlara yapacak bir şey yok, demektir. Çünkü onlar eğer gafil değillerse haindirler.
E hain için de Arap atasözü ne der?
“Hain la iflah!”
Yani:
“Hain iflah olmaz!”
Şimdi Trump’ın ve ABD Emperyalistlerinin halklara verdikleri gözdağlarını görelim.
***
Hatırlayacağımız gibi, Trump’ın başkan seçilmesini hararetle olumlu karşılayanlar olmuştu ülkemizde. Bunlar, Trump’ın Başkan seçilmesini alkışlamışlar ve ondan beklentilerini dile getirmişlerdi.
Bunlardan birincisi AKP’giller’di.
Diğeri de; PKK’ydi.
Hatta, PKK liderleri, belki de (en azından bizim takip ettiğimiz kadarıyla) dünyadaki en olumlu beklentileri sıralamışlardı Trump’a karşı ve isteklerini dile getirmişlerdi. Şöyle demişti PKK liderlerinden Cemil Bayık özetçe:
“Cemil Bayık, Trump’ı tebrik etti: ABD’nin Kürtleri de göz önünde bulunduracağını umuyoruz”, dedi.
“Cemil Bayık, ABD’nin yeni başkanı seçilen Donald Trump’ı tebrik ederek Trump’ın kendi halkının ve insanlığın çıkarına politikalar geliştireceğini umduklarını, ABD politikalarının Kürdistan da dahil olmak üzere tüm dünyayı etkilediğini belirtti.” (http://www.abcgazetesi.com/cemil-bayik-trumpi-tebrik-etti-abdnin-kurtleri-de-goz-o-nunde-bulunduracagini-umuyoruz-36039h.htm)
“(…) kendi halkının ve insanlığın çıkarına politikalar geliştir”mek nasıl olur?
Öncelikle egemen ve ezilen sınıflar arasındaki eşitsizlikleri az da olsa kaldırmak için mücadele etmek. Ezilen uluslardan yana olmak. Bu yönde politikalar geliştirmek.
“Az da olsa” diyoruz çünkü Trump’tan ezilen sınıflar lehinde “sınıflar savaşı” vermesini de beklemiyordur her halde PKK liderleri…
Ama, Kürt Ulusu’na bir devlet vermesini bekliyorlar. Hem de dört gözle bekliyorlar. İşte yukarıda bunu dile getiriyorlar. Yoksa, onlar da biliyordur, ABD gibi bir emperyalist devletin ve onun Başkanının halklar lehine bir politika uygulamayacağını.
Ha, Amerikancı bir Kürt Devleti kurmak/kurdurmak, Kürt Halkının ve “insanlığın çıkarına politikalar geliştir”mek midir?
Bizce asla değildir. Olası da değildir böyle bir politika. Ama PKK liderliği bunu “umuyor”lar, buna “inanıyor”lar ve bekliyorlar…
Trump ne yapıyor?
Nükleer silahlar ve Trump
28 Ocak tarihli Milliyet Gazetesi’nin haberine göre şunu:
“Trump’tan kritik hamle! ABD’nin nükleer silahları modernize edilecek
“ABD Başkanı Trump, Pentagon’a gerçekleştirdiği ilk ziyarette “Amerikan ordusunun büyütülmesini ve nükleer silahlarının modernize edilmesini” öngören başkanlık kararnamesini imzaladı.” (http://www.milliyet.com.tr/trump-abd-ordusunu-buyutuyor-dunya-2386292/)
Ve ardından dünya halklarını tehdit ediyor Trump.
23 Şubat’ta “Reuters ajansına konuşan ABD Başkanı Trump, nükleer silah kapasitesinde ABD’nin geride kaldığını söyleyerek, ülkesinin nükleer silah kapasitesinin genişlemesini ve ‘en tepede’ olduğunu göstermesi gerektiğini söyledi.” (https://tr.sputniknews.com/abd/201702231027364396-trump-abd-nukleer-kapasitesini-artirmali/)
Gördüğümüz gibi, Trump açık konuşmuş. Ve netçe hedeflerini söylemiş: Nükleer silah kapasitesinde “en tepede” olmak!
Nükleer silahlar kimin için? Ya da kime karşı?
Öncelikle kendi halkı da dahil olmak üzere tüm dünya halklarına karşı.
Sonra Sosyalist Kamp varken, öncelikle Sosyalist Kamp ülkelerine. İran ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’ne karşı.
İşte PKK liderleri bu Trump’tan “(…) kendi halkının ve insanlığın çıkarına politikalar geliştir”mesini bekliyorlar!
Ne diyelim?..
Yeni silahlar ve Trump
Trump, eskinin devamı olduğunu, onların kaldığı yerden aynı politikaları aynen ve daha kararlı, daha saldırgan bir biçimde uygulayacağını gösteriyor.
Ne yapıyor ABD Ordusu?
Rusya’dan sonra o da “elektromanyetik top denemesi” yapıyor. Ve üstelik, eskinin aksine, bunun görüntülerini de yayımlıyor. Yani gösteri yapıyor. Tehdit ediyor halkları.
“İçeriği iki paralel ray üzerinde elektromanyetik tesir ile hızlanan kayar bir armatürden oluşan elektromanyetik topun içinde oluşan güçlü manyetik alan mermiye, geleneksel topların ulaşamadığı hızı kazandırıyor. Tasarımcılara göre, elektromanyetik toptan fırlatılan mermi saatte 7 bin kilometreden fazla hız geliştirmeli ve yaklaşık 180 kilometre mesafedeki hedefleri vurma fırsatına sahip olmalı.
“ABD Donanması bu manyetik toplar sayesinde, savaş gemilerinin saldırı menzilini ve ateş gücünü artırmayı amaçlıyor.” (https://tr.sputniknews.com/abd/201703231027761219-abdnin-elektromanyetik-top-denemesinden-goruntuler/)
İşte böyle ABD!
***
İHA’larla katliam yetkisi veren Trump
Trump, Obama’nın yapmadığını, belki de kendi halkının ve dünya insanlığının tepkisinden çekindiğinden yapamadığını, daha doğrusu gizli bir şekilde yaptığını, resmi olarak yapıyor:
14 Mart tarihli “Wall Street Journal gazetesi, ABD Başkanı Donald Trump'ın, CIA'e insansız hava araçlarıyla hava saldırısı düzenleme yetkisi verdiğini ve CIA'in bunu ilk kez geçen ay Suriye'de El Kaide liderlerinden Mısri'nin öldürülmesinde kullandığını ileri sürdü.
“ABD Başkanı Donald Trump'ın, Merkezi Haber Alma Teşkilatı'na (CIA) geçen ocak ayında insansız hava araçlarıyla (İHA) hava saldırısı düzenleme yetkisi verdiği iddia edildi.
“Wall Street Journal gazetesi, ABD'li bazı yetkililere dayandırdığı haberinde Trump'ın göreve geldikten hemen sonra eski Başkan Barack Obama'nın CIA'in paramiliter faaliyetlerine getirdiği sınırlamaları kaldırdığını ve teşkilatın başta Suriye olmak üzere yabancı ülkelerde İHA'larla saldırı düzenleme yetkisi verdiğini öne sürdü.
“Gazeteye göre, CIA verilen yetkiyi ilk kez şubat ayında Suriye'de El Kaide liderlerinden Ebu Hani el-Mısri'yi hedef alarak kullanıp öldürdü.
Daha önce Mısri'nin öldürüldüğü haberi ortaya çıkmış, ancak ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) saldırıyı ABD ordusunun gerçekleştirmediğini ve Mısri’nin ölümünü teyit edemeyeceklerini açıklamıştı.
Gazetenin haberinde, söz konusu yetkinin Suriye'nin yanı sıra Yemen, Somali, Afganistan ve diğer birçok ülkede uygulanmasının beklendiği de ifade edildi.
Beyaz Saray, Pentagon ve CIA ise iddialar hakkında açıklama yapmaktan kaçındı.
Obama döneminde saldırı ve bombalama yetkisi tamamen orduda iken, CIA sadece silahsız İHA'ları istihbarat toplama amaçlı olarak kullanabiliyordu.” (https://tr.sputniknews.com/abd/201703141027619659-trup-cia-iha-hava-saldirisi-yetki-verdi-iddia/)
PKK liderleri bu Trump’tan, “(…) kendi halkının ve insanlığın çıkarına politikalar geliştir”mesini bekliyorlar!
***
İşkenceci ve işkence sever Başkan Trump…
Yine aynı Trump, işkencecileri savunmuştu Başkanlığa gelir gelmez. Hatırlayacaksınız 26 Ocak’ta yayımlanan haberleri.
“ABD Başkanı Donald Trump, Barack Obama yönetimi tarafından yasaklanan su işkencesinin “işe yaradığına” inandığını söyledi ve “Ateşe karşı ateşle savaşmalıyız” dedi.
“ABC televizyonuna verdiği televizyon röportajında, ‘ABD’yi güvende tutmak istediğini’ söyleyen Trump, “IŞİD insanları vururken ve Ortadoğu’da Hıristiyan oldukları için insanların kafasını keserken, Ortaçağ’dan bu yana duyulmamış şeyler yaparken su işkencesi konusunda güçlü duygularım var mı? İstihbaratın en tepesindeki insanlara sordum. İşe yarıyor mu? İşkence işe yarıyor mu? Evet kesinlikle” diye konuştu.
“Trump’ın geri getirme sinyali verdiği su işkencesi, özellikle Irak savaşının ilk yıllarında tartışma konusu olmuştu. Artan baskılar nedeniyle Bush yönetimi 2006 yılında su işkencesinin kullanılmasını yasaklamıştı.”(http://www.bbc.com/turkce/38755869)
ABD budur! Trump budur!
Biz Kahraman Gerilla Che’nin yoldaşlarıyız
Böylesine alçak, insanlık düşmanı, işkenceci bir Başkandan “(…) kendi halkının ve insanlığın çıkarına politikalar geliştir”mesini beklemek nasıl bir şeydir?
Biz bunu anlayamıyoruz. Asla da anlamayacağız. Anlamak için de çaba sarf etmeyeceğiz.
Biz ABD’yi, insanlığın başdüşmanı belleyen Kahraman Gerilla Che’nin yoldaşlarıyız. Onun mücadelesinin savunucuları ve devamcılarıyız.
Biz, “Katil ABD Ortadoğu’dan Defol!” diyen Kurtuluş Partilileriz!
Varsın onlar, Amerikancı bir Kürt Devletinin kurulması için, ABD’nin “yerel güçleri”, “sahadaki ortakları” olsunlar. Ama bizden uzak olsunlar…