Parababaları karşısında ne bir kere baş eğdiniz ne de İşçi Sınıfının başını eğdirdiniz. 1 Mayıs’ta yine İşçi Sınıfımızın onurunu kurtardınız!
Sevgili Yoldaşlarım Merhaba;
Hepinizi yürekten devrimci duygularımla selamlıyorum. Herkesi ayrı ayrı özlediğim için ve hepimizin yüreklerinin aynı duygularla ve gecesinin gündüzünün sosyalizm aşkının ateşiyle aynı noktada buluştuğunu bildiğim için mektup yazmak istedim sizlere. Zira hepimiz yekvücut devrimin neferleriyiz. Ki ben bundan daha güzel ve yüce bir aile daha tanımadım.
Şunu söylemek isterim ki; sizlerden zaman zaman fiziksel olarak, bedenen uzak oldum. Türkiye’deyken de ne vakit il dışına gitsem gönlüm, aklım, ruhum hep kavgada kaldı. Doğan Yoldaş hatırlayacaktır, yıllarca benim İstanbul’a gelişimin, birlikte mücadelenin hayalini kurmuştuk. 2017’de tanıştığım örgütümün içinde aktif mücadeleye 2021’de başlayabildim. Partime kavuşacağım güne kadar sabırla bekledim. Üniversiteye başladığımda da her şey tam hayalimdeki gibiydi. Çünkü ben İstanbul’daki aileme kavuşmuştum. Her birinizin ruhu o kadar güzel ki… İliklerinize işleyen devrimci ahlak her birinizi eşsiz insanlar haline getirmiş. Ne zaman yere düşsem hep birlikte ayağa kaldırdınız hatta çoğu zaman yere düşmeme müsaade etmediniz bile. Örgütsüz insanlar bu Yoldaşlığın yarattığı tarifsiz duyguları anlayamayacaktır. Sizlerin ise duygularımı canı gönülden anlayacağınıza eminim.
Çok yoğun bir dönemden geçtik. Belki yemek yemeye, uyumaya vakit bulamadığınız zamanlar oldu. Her birinde yanınızda olup destek olmayı çok ama çok istedim. 1 Mayıs’ta yine İşçi Sınıfımızın onurunu kurtardınız. Direnmekten asla vazgeçmeyen hepinizin inatçı ve özgürlük ateşiyle yanan yüreklerinizden öpüyorum.
Parababaları karşısında ne bir kere baş eğdiniz, ne de İşçi Sınıfının başını eğdirdiniz. Sesimizden, soluğumuzdan güç eksilmesin.
Usta’mız Hikmet Kıvılcımlı’nın bahsetmiş olduğu arınma ateşinden geçmiş, bu mütevazılıkla yaşamlarını o kadar iç içe geçirmiş ki Yoldaşlarımız, göstermiş oldukları yüce gönüllülüğün farkında dahi değiller.
“Onur yaşamdan önemlidir” sözünü şiar edinmiş bu köklü devrimci hareketin bir parçası olmaktan gurur duyuyorum. Türkiye üzerine bu kadar özgün, gerçekçi çözümler üretebilen; Marksizm-Leninizmin bu yüce ideolojisini Türkiye’ye uyarlayabilen, büyümek yahut popüler olmak amacıyla ilkelerinden taviz vermeyen ki bu yönüyle de en temel Bolşevik ilkelerinden birisi olan “nitelikten ödün vermeden niceliksel artış” prensibinin bekçisi olan Partimiz, benim onurumdur.
Yoldaşlarım, gelişime çok az bir süre kaldı. Onun için size olan özlemimi elimden geldiğince anlatmaya çalıştığım bu cümlelerimin benden önce Partiye ulaşmasını diliyorum. Döndüğümde yine dört elle sarılacağım kavgaya, yine neşeyle koşturacağım kızıl önlüğümüzle.
Hepinizi sevgi ve özlemle selamlıyorum.
Yaşasın Devrimci Mücadelemiz!
Yaşasın Halkın Kurtuluş Partisi!
Kıvılcımlı’nın Düşünce Evlatlarına Bin Selam Olsun!
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
Berna
6 Haziran 2023