Yerli yabancı Parababaları ve AKP’giller’in Halkımızı düşürdüğü durumlar…

Ülkemizde Obezite artıyor

Nedeni; AKP’giller iktidarı ve yerli-yabancı Parababalarıdır.

Obezite nedir?

“Genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkmasıdır.” (https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/obezite/obezite-nedir.)

Yaygın kanının, bilinenin aksine, esas olarak çok yemek yemekten kaynaklanmaz obezite.

Ya neden kaynaklanır?

Sağlıksız beslenmekten.

Sağlıksız beslenme nedir?

İnsanların; vücudun ihtiyacı olan besinleri yeterli ve dengeli olarak almaması/alamamasıdır.

O neden kaynaklanır?

Yeterli ve dengeli besinlere erişememesinden…

Son yıllarda yapılan araştırmalara göre, ülkemizde obezite çok ciddi bir sorun haline geldi. Öyle ki, 4 Mayıs tarihli habere göre; obezite sıralamasında Avrupa’da 1’inci, Dünyada 4’üncü sıradayız.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Ofisinin Raporuna göre:

“TÜRKİYE’DE YETİŞKİNLERİN YÜZDE 66,8’İ FAZLA KİLOLU

“Rapora göre, obez veya fazla kilolu olan yetişkin sayısı göz önüne alındığında ilk sırada Türkiye bulunuyor. Rapordaki verilere göre Türkiye’de yetişkin nüfusun yüzde 66,8’i fazla kilolu, obez olarak nitelendirilenlerin oranı ise yüzde 32,1.” (https://www.cumhuriyet.com.tr/yasam/dso-acikladi-obezite-avrupada-salgina-donustu-ilk-sirada-turkiye-var-1932499)

Yine 8 Mart tarihli habere göre; “TBMM Obezite ile Mücadele Yöntemleri ve Önlemleri Komisyonu tarafından hazırlanan rapora göre, 2021’de kadınlarda obezite görülme oranı yüzde 40, erkeklerde ise yüzde 25 sınırına dayandı. Nüfusun yüzde 34’ünün aşırı kilolu yani obezite sınırında olduğunun belirtildiği raporda, obezite oranının doğudan batıya gittikçe arttığı saptandı. Türkiye bu oranlarla Avrupa’da 1’inci, dünyada 4’üncü sırada yer alıyor.” (https://www.cumhuriyet.com.tr/yasam/turkiye-obezitede-dunyada-kacinci-sirada.)

Peki halkımız niye obezleşiyor? Bunun nedeni nedir?

Yerli-yabancı Parababalarının acımasız, zalim vurgun ve talanları ve buna izin veren ve bizzat kendisi de bir vurgun ve talan iktidarı olan AKP’den kaynaklanıyor.

Halkımız artan hayat pahalılığı karşısında ne protein açısından ne yeşil sebze açısından ne meyve açısından ne de diğer besinler açısından yeterli ölçülerde besin alamıyor. Aksine karbonhidrat ağırlıklı bir beslenme yapmak zorunda kalıyor. Ekmek, makarna, patates yiyor çoğunlukla. Gençlerimiz de, Amerikan kültürünün bir ürünü ve sonucu olan fastfood gıdalara yöneliyor. Böylece de her yaş grubundan insanlarımız obeziteye yakalanıyor.

 

***

“Türkiye obezleşiyor, yurttaşlar ucuz ve sağlıksız gıdaya yöneliyor

Uzmanlar, Türkiye’deki ekonomik koşulların ve yaşam pahalılığının obeziteyi artıracağına dikkat çekiyor.

05 Mayıs 2022

Türkiye obezleşiyor, yurttaşlar ucuz ve sağlıksız gıdaya yöneliyor

Türkiye, Avrupa verilerine göre obezitede yüzde 32.10 oranıyla birinci sırada bulunuyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2019 yılında yaptığı Türkiye Beslenme Sağlık Araştırması’nın sonuçlarına göre Türkiye’de erkekler arasında obezite oranı yüzde 23.8. Bu oran kadınlarda ise yüzde 33.1’e kadar çıkıyor.

Türkiye Obezite Derneği Başkanı Prof. Dr. Volkan Demirhan Yumruk, satın alma gücünün düşük olmasının kişileri şeker ve yağ açısından zengin besinlere yönelttiğini söyledi. Yumruk, “Düşük sosyo-ekonomik düzeydeki insanların yaşadığı ortamlarda sağlıklı gıdalara erişimde de zorluklar bulunuyor. Hayat şartları doğrultusunda egzersiz için ayrılan zaman az, bunun da obezite üzerinde etkileri oluyor” dedi.

YETERSİZ VE DENGESİZ

Tüketici Hakları Derneği (THD) Başkanı Turhan Çakar da araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de 25.5 milyondan fazla kişinin açlık sınırının altında yaşadığına vurgu yaptı. Çakar, “Pandemi döneminde geçim zordu, şimdi daha zor. İnsanlar sebze meyve yiyemiyorlar. Eskiden kiloyla alınırdı, şimdilerde tane ile satın alındığını görüyoruz. Et yiyemeyen milyonlar var, yeterli ve dengeli beslenemiyorlar. Doyurucu olduğu için ekmek tüketimi arttı, bu da obeziteyi arttırır. Cumhuriyet tarihinin en ağır açlık ve yoksulluğu yaşanıyor. Türkiye’de tüketiciler aç ve yoksul durumda” ifadelerini kullandı.

Beslenme ve Metabolizma uzmanı Prof. Dr. Osman Erk ise Türkiye’de günlük kalorilerin yüzde ellisinden daha fazlası ekmek ve tahıllardan elde edildiğine dikkat çekti. Erk, “Obezite kalp, kanser, şeker, nörolojik hastalıklar hatta karaciğer akciğer hastalıkları da dahil olmak üzere bütün hastalıkların kaynağı. O yüzden obeziteye sorun bulduğumuz zaman birçok hastalığa da çözüm bulmuş olacağız” diye konuştu.” (https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/turkiye-obezlesiyor-yurttaslar-ucuz-ve-sagliksiz-gidaya-yoneliyor)

***

 

AKP iktidarının Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun; yaptıkları yüzde 48 oranındaki zammın gerekçesi olarak aynen şöyle söylemişti hatırlayacaksınız:

“Çok uzun kuyruklar oluşuyordu. Bu nedenle biz fiyatı artırdık.”

Yani insanlar et ve et ürünleri alamasın/yiyemesin, diyor zalim…

Et ve süt ürünleri böyle de sebze ve meyveler ucuz mu?

Ne gezer. Kış aylarında kış sebze ve meyvelerini bile alamadık. Bir poşet ürüne daha bu sabah 100 TL verdik. Aldığımız 2,5 kilo patates, 1 kilo soğan, 2 kilo domates, 1 kilo salatalıktı. Varın gerisini siz düşünün…

Asgari Ücret 4 bin 250 TL. En küçük, en kötü ev bile 2.500-3.000 TL. Sadece doğalgaz, elektrik, su, iletişim paraları 1000 TL’den aşağı düşmüyor.

Ya beslenmeye ayrılacak para nerede?

Ya eğitime harcanacak para?

Ya sağlığa?

Ya giysiye?

Kültürü, gezmeyi, eğlenmeyi zaten saymayalım…

Ya Parababaları? Onların durumu ne?

Ne siz sorun, ne biz söyleyelim… Onlar halkımızın çektiği bütün yokluklara, yoksulluklara karşın bir elleri yağda bir elleri balda yaşıyorlar. Kârlarına kâr katmaya devam ediyorlar. 29 Nisan tarihli habere göre:

“Bankacılık sektörünün ilk çeyrekte net kârı yüzde 286 arttı

“(…)

“BDDK tarafından, Mart 2022 dönemine ilişkin “Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri” raporu yayımlandı.

Bankacılık sektörünün ilk çeyrekte net kârı geçen yıl aynı döneme göre yüzde 286 artışla 63,25 milyar lira oldu.” ((https://www.indyturk.com/node/504181/ekonomi%CC%87/bankac%C4%B1l%C4%B1k-sekt%C3%B6r%C3%BCn%C3%BCn-ilk-%C3%A7eyrekte-net-k%C3%A2r%C4%B1-y%C3%BCzde-286-artt%C4%B1)

Diğer sektörleri saymaya gerek yok. Bu aşağı yukarı her sektörde böyle çünkü…

Ya AKP’giller? Onlar nasıl yaşıyor?

Onlar vurgun üstüne vurgun vurmaya, komisyon üstüne komisyon almaya devam ediyorlar Reislerinden başlayarak.

Tayyip, dünyanın en zengin lideri. Tayyip’in has adamı, Başbakan eskisi Binali Yıldırım hakeza. Onun da milyarlarca doları var.

Ya diğer Tayyipgiller?.. Diğer çete elemanları? Onların hangi birini sayalım? 5’li Çete’yi mi? 3-5-10 hatta 15-20 maaş alan bürokratlarını mı? Hangi birini sayalım…

Bunlarda insaf, vicdan, adalet, insanlık aramayacaksınız. Onların gözünü ancak toprak doyurur. Toprak ıslah eder onları ancak…

 

Obezite, tüm Kapitalist-Emperyalist ve bağımlı ülkelerin sorunudur

Peki obezite sadece bizim sorunumuz mu?

Hayır değil tabiî ki.

Kapitalist-Emperyalist Kamp’ın ve bağımlı ülkelerin tümünün sorunu.

Çünkü insanın insanı ezdiği, soyduğu, sömürdüğü bir düzen bu. Artıdeğer sömürüsüne dayanan ve neredeyse insanların sadece soylarını sürdürmelerine yarayan ücretlerin verildiği bir düzen. Daha geri ülkelerde ise, milyonlarca insan günlük 1 dolarla geçinmek zorunda kalıyor, bırakalım yeterli ve dengeli beslenmeyi. Özellikle Afrika’da sağlıklı içme suyu bile diyemeyeceğimiz suya hasret insanlar, erişemiyorlar içme suyuna…

Böylesine zalim, böylesine acımasız, insafsız, vicdansız bu bir avuç Finans-Kapitalist.

Bildiğimiz gibi, bu bir avuç, ama gerçekten bir avuç zengin günde milyarlarca dolar kazanıyorlar:

“Saniyede 15 bin dolar kazanıyorlar: Dünyanın en zengin 10 insanı parasını ikiye katladı

“Dünyanın en zengin insanları pandemide servetlerine servet kattı. Dünyanın en zengin 10 insanının servetleri pandeminin 2 yıllık döneminde (Mart 2020-Kasım 2021) servetlerini saniyede 15 bin dolar, günde 1,3 milyar dolar artırarak 700 milyar dolardan 1,5 trilyon dolara çıkardılar.” (https://www.yenisafak.com/foto-galeri/ekonomi/saniyede-15-bin-dolar-kazaniyorlar-dunyanin-en-zengin-10-insani-parasini-ikiye-katladi-2057637)

“Dünyanın en zengin 10 insanı 2021’de servetlerine 402 milyar dolar ekledi: İşte serveti en çok artanlar

Dünyanın en zengin insanları 2021’de servetlerine servet kattı. En zengin 10 milyarder servetlerine 402 milyar dolar eklerken, en çok zenginleşen geçtiğimiz yıl servetine 121 milyar dolar ekleyen Tesla ve SpaceX CEO’su Elon Musk oldu.” (https://www.ntv.com.tr/galeri/ekonomi/dunyanin-en-zengin-10-insani-2021de-servetlerine-402-milyar-dolar-ekledi-iste-serveti-en-cok-artanlar,BmYUHK2nD0uuH-CILcQNvw)

Halihazırda ABD; Para-Casus-Ordu gücüyle dünyanın en güçlü ülkesi. Ancak obezite orada çok daha fazla, çok daha yaygın.

Çünkü orada da sömürü ve vurgun çok fazla ve insanlar özellikle yeşil sebzelere erişmekte çok büyük güçlük yaşıyorlar. Orta sınıf denilen kamu çalışanları ya da ortalama gelire sahip beyaz Amerikalılar bile bu sorundan muzdarip. Bu kesimin ve Afroamerikalıların, Latinoların ve tümüyle göçmenlerin büyük çoğunluğu ise zaten bunlara genellikle erişemiyor. Ne yeterli protein alabiliyor, ne de yeşil sebze…

Ya aşevlerindeki yağlı besinlerden yiyor ya da fastfood ürünlerden.

O fastfood ürünler ki, hem sağlık açısından çok tehlikeli ve zararlı olan trans yağlar içeriyor hem de içinde bulunan kimyasallar nedeniyle daha da çok yeme arzusu oluşturarak obeziteye neden oluyor.

Çünkü eşitsizlik çok fazla. Zengini çok zengin, fakiri çok fakir. Dünyanın en çok evsizinin bulunduğu ülke ABD. Sağlık siteminin en kötü olduğu ülke ABD.

“ABD’de 15 yaş yaş üstü nüfusun yüzde 67’si fazla kilolu veya obez durumda. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyesi ülkelerin büyük kısmında halkın yarıdan fazlası fazla kilolu veya obez.

“(…)

“OECD’nin 2020 yılı verilerine göre 15 yaş üstü dikkate alındığında fazla kilo veya obez nüfus oranı en yüksek ABD’de. Bu ülkede halkın yüzde 67’si fazla kilolu veya obez.” (https://tr.euronews.com/2022/01/24/turkiye-nin-yuzde-56-s-fazla-kilolu-veya-obez-oecd-ulkelerinde-durum-ne)

 

 

Obezitenin sonuçları

Obezite, hastalık, hem de çok ciddi bir hastalık. Çünkü kanserden, kalbe, akciğerlere, şekere, tansiyona vb. vb. kadar birçok hastalığın nedeni obeziteye dayanıyor. Dolayısıyla da insanlar, çocukluktan başlayarak ölüme kadar birçok önemli sağlık sorunuyla yaşıyorlar. Aslında obezite çok büyük sağlık giderleri demek. Ancak, sosyal devlet olgusu ortadan kalktığı, parası olanın sağlığa eriştiği emperyalist ve bağımlı ülkelerde insanlar acılar içinde kıvranarak ölüyorlar. Devlet, kendisinin neden olduğu bu sağlık sorunlarını tabiî ki çözmüyor…

Konumuza dönersek.

 

Allah için doğru!

Başbakan eskisi, Tayyip’in has adamı Binali Yıldırım şöyle diyor 5 Mayıs’ta:

“Türkiye’yi parmakla gösterilen ülkeleri arasına sokmak için var gücümüzle gayret ediyoruz

“Türkiye’yi kalkındırmak, dünyanın parmakla gösterilen ülkeleri arasına sokmak için var gücümüzle gayret ediyoruz. Gayret bizden tevfik Cenabıhakk’tan.” (https://www.indyturk.com/node/505986/siyaset/binali-y%C4%B1ld%C4%B1r%C4%B1m-t%C3%BCrkiyeyi-parmakla-g%C3%B6sterilen-%C3%BClkeleri-aras%C4%B1na-sokmak-i%C3%A7in-var)

Böyle söylemiş Binali! Allah için de doğruyu söylemiş.

Gelin bunu görelim hep birlikte. 5 Mayıs tarihli haber şöyle:

“Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre enflasyon nisan ayında yüzde 8,68 artarken, 12 aylık artış ise yüzde 69,97 gerçekleşti.

“Enflasyon Araştırma Grubu’na (ENAG) göre ise Tüketici Fiyat Endeksi nisanda yüzde 8,68 artış olurken, yıllık bazda da yüzde 156,86’yı buldu.

“TÜİK oranları bile baz alındığında Türkiye, enflasyon oranlarının en yüksek olduğu dünya ülkeleri sıralamasında ilk 6’ya girdi.

“Yani enflasyon oranı Türkiye’den daha yüksek olan sadece Venezuela, Sudan, Lübnan, Suriye ve Zimbabve var.

“Türkiye yüksek enflasyonda Avrupa Birliği’ne üye ülkeler ve G20 kategorisindeki devletler arasında birinci sırada yer alıyor

 “Avrupa ülkeleri sıralamasında ise Türkiye birinciliği kimseye kaptırmadı.” ((https://www.indyturk.com/node/506016/ekonomi%CC%87/t%C3%BCrkiye-y%C3%BCksek-enflasyonda-liderli%C4%9Fe-oynuyor-avrupa-ve-g20-%C3%BClkeleri-aras%C4%B1nda)

Bu haber de Dolar karşısında Türk Lirasının düştüğü-Ekonomist(!) Tayyip tarafından düşürüldüğü durumu gösteriyor:

“Türk Lirası değer kaybında dünya birincisi

“Türk lirası, 2021 yılında dolar karşısında en fazla değer kaybeden gelişen ülke para birimi oldu.

“Dolar karşısında TL’nin yüzde 44.35’lik kayıpla ilk sırada olduğu listede, Arjantin pesosu yüzde 18.10’luk kayıpla ikinci oldu. Şili pesosu, yüzde 16.50’lik kayıpla yılı üçüncü sırada tamamladı.” (https://www.cumhuriyet.com.tr/ekonomi/turk-lirasi-deger-kaybinda-dunya-birincisi-1896940)

Evet Bay Binali!

“Türkiye’yi kalkındırmak, dünyanın parmakla gösterilen ülkeleri arasına sokmak için var gücümüzle gayret ediyoruz. Gayret bizden tevfik Cenabıhakk’tan.”, diyorsunuz.

Gördüğümüz gibi, elbirliğiyle (Reisinizle, sizlerle, bürokratlarınızla, Parababalarınızla, takım taklavatınızla) başarmışsınız bunu. Hem de ne başarı?

Birincilikleri kimseye kaptırmıyorsunuz maşallah!

Bak, Obezitede Avrupa’da 1’inci, Dünyada 4’üncü yapmışsınız ülkemizi.

Haa, obezite konusunda eksikleriniz var ama bak Allah için(!) Biraz daha var gücünüzle gayret etmeniz gerekiyor(!) Dünyada da 1’inci yapmalısınız en kısa sürede(!)

Dünyanın hiçbir ülkesinde 10-15-20 maaş alan bürokrat yoktur. Bunu da başardınız maşallah(!)

5’li Çete’nizi dünyada kamudan-devletten en çok ihale alan şirketler arasında birinci sıraya yükseltme gayretiniz de başarıya ulaşmış maşallah(!)

“2020’de Dünya Bankası’nın açıkladığı listeye göre; Limak, Cengiz, Kolin, Kalyon ve MNG, dünyada kamudan en çok ihale alan ilk 10 şirket arasında…” (https://www.cumhuriyet.com.tr/galeri/5-muteahhide-5-yilda-161-milyar-liralik-ihale-1842809/4)

Gördüğümüz gibi, bu güzelim Cennet ülkemizi “Dünyanın parmakla gösterilen ülkeleri arasına sok”tunuz(!)

Sokmaz olaydınız!