Yunancı olunca, Kuvayimilliye Şehitlerine de düşman olacaklar haliyle…
Saygıdeğer arkadaşlar!
Bu Yunancıları-bu “Keşke Yunan galip gelseydi”cileri, bu Mustafa Kemal ve Kuvayimilliye düşmanlarını on yıllardır niye biz besliyoruz ya?
Niye sırtımızda taşıyoruz bu Sevr’cileri?
Bunların bırakın beslemeyi, vatana ihanetten, varlığımıza kast etmiş düşmanın tarafını tutmaktan dolayı yargılanıp “müebbet hapisle” cezalandırılmaları gerekir…
Kim mi bunlar?
Başta Tayyip nam Hafız olmak üzere tüm Kaçak Saray avanesi…
Hem Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş’a, onun Komutanlarına, Kahramanlarına, Şehitlerine düşman olacaksın, Yiğit Ozanımız Rahmetli Âşık İhsani’nin deyişiyle;
“Türk Yurdu üzerinde kahpe düşmanın ağzı ile öte”ceksin, hem de Amerika’yı, İngiltere’yi, Siyonist İsrail’i arkana alarak, gelip devletin tepesine tüneyeceksin, kerte kerte aşındırarak Laik Cumhuriyet’i yıkacaksın. Bu millet de sessiz sedasız seni ve ihanetlerini seyredecek…
Üstelik de trilyonlarca dolarlık kamu malını aşırmana, bir bölümünü yurtdışına kaçırmana, bir bölümünü buradaki villalarında küplemene hiç kimse tık demeyecek…
Oh ne âlâ memleket!.. Salçasından da koy!..
Böyle bir dünya var mı ya?
Ne acıdır ki var, arkadaşlar…
18 yıldır akıl tutulmasına uğradı bu millet. Üstüne ölü toprağı serpildi sanki…
Ülkenin her yerinden Mustafa Kemal, İnönü ve silah arkadaşlarının adını İblisçe plan ve uygulamalarla silip çıkardılar.
Şimdi de Birinci Kuvayimilliye’nin Kahraman Şehitlerinin adını söküp çıkarıyorlar…
En son olarak şu yaptıklarına bir bakar mısınız?
“Atatürk’ü ağlatan Kurtuluş Savaşı’nın komutanının adını okuldan sildiler
“Soyadını Atamızın verdiği Albay Reşat Çiğiltepe’nin adı, Ankara-Mamak’taki ortaokuldan silindi. Atatürk, Albay Çiğiltepe’nin intihar etmesinin ardından “Büyük bir vatanseverdi” diyerek gözyaşı dökmüştü.
“Albay Reşat Çiğiltepe’nin adı, Ankara-Mamak’taki ortaokuldan silindi. Okula, Milli Eğitim Vakfı’na bağışta bulunan ve vefat eden kitabevi sahibi Turhan Polat’ın adı verildi. Kurtuluş Savaşı sırasında 57. Tümen Komutanı olan Albay Reşat Bey Büyük Taarruz sırasında “Afyon Çiğiltepe’yi yarım saatte alacağım” diyerek Atatürk’e söz vermiş, ancak Yunan direnişi sonucu bu sözünü tutamayınca intihar etmişti. İntiharı duyunca “Büyük bir vatanseverdi” diyerek gözyaşı döken Atatürk, Albay’ın ailesine Kırmızı Şeritli İstiklâl Madalyası ile “Çiğiltepe” soyadını vermişti.” (https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/ataturku-aglatan-kurtulus-savasinin-komutaninin-adini-okuldan-sildiler-5899072/)
“27 Ağustos 1922. Yunan Ordusu Çiğiltepe’de. 57’nci Tümen Komutanı ise Albay Reşat. Düşmanla savaşırken Atatürk ile Albay Reşat arasında gözyaşlarına boğduran bu son konuşma geçti.
“SAAT 10.30
“ATATÜRK: Reşat Bey, bu önemli tepeyi ne zaman alacaksınız?
“ALBAY REŞAT: Komutanım, yarım saat sonra alacağız.
“SAAT 10.45
“ATATÜRK: Düşmanın halen direndiğini görüyorum.
“ALBAY REŞAT: Mutlaka alacağız.
“SAAT 11.00
“ATATÜRK: Reşat Bey’i istiyorum.
“ALBAY REŞAT’IN ERİ: Komutanım Reşat Bey tepeyi alamadığı için intihar etti.
“SAAT 11.45
“Atamızın telefonu çalar: “Çiğiltepe alınmıştır komutanım. Yüzlerce ölüsünü bırakan düşman Sincanlı Ovası’na doğru kaçmaktadır, arz ederim.” (https://odatv4.com/ataturku-aglatan-komutanin-adini-sildiler-28062056.html)
Albay Reşat’taki yiğitliğin, mertliğin, onurun, vatan ve millet sevgisinin yüceliğini görebiliyor musunuz, Yoldaşlar?
Kahramanımız zaferi kazanacağından yüzde yüz emin. Ama Başkomutan’ına verdiği; “Yarım saat içinde Çiğiltepe’yi alırız Komutanım”, şeklindeki sözünü dakikası dakikasına yerine getiremediği için dayıyor namluyu alnına ve basıyor tetiğe… Bu denli canını hiçe sayıyor Kahramanımız. Bizim de hep dile getirdiğimiz gibi; “Onur Yaşamdan Önemlidir”, şiarını bayrak edinmiştir, en önde gelen ahlâki değer bellemiştir Şehidimiz de…
Ve Çiğiltepe 45 dakikalık bir gecikmeyle alınıyor… Demek ki o kadarcık bir gecikme olasılığını bile, Komutanına verdiği sözü tutamamak-yerine getirememek şeklinde yorumluyor Şehidimiz ve duraksamadan kıyıyor canına…
İşte bu vatan, Mustafa Kemal, İsmet İnönü, Albay Reşat Bey, Binbaşı Nazım Bey gibi yiğit, usta Komutanların sevk ve idaresinde canını hiçe sayarak savaşan yüz binlerce Mehmetçiğin mücadelesiyle kurtulmuştur.
Kaçak Saray avanesinin tekmili birden bu Kahramanların bir tekinin ayak tırnağı bile olamaz…
Bu Kaçak Saray avanesi haindir, hırsızdır, uşaktır. ABD-AB Emperyalist Haydutlarının ve İsrail’in uşağıdır.
Bunlar durup dinlenmeden ihanet suçu işlemektedirler, vatan satıcılık suçu işlemektedirler. Hatırlanacağı gibi Ege’de, bazıları Büyükada’nın üç misli büyüklüğündeki 18 Ada’mızı ve bir Kayalığımızı, bile isteye Yunanistan’ın egemenliğine vermişlerdir…
Bunlar böyle… Ünlü Arap atasözünde dendiği gibi; “Hâin Lâ iflah: Hain iflah olmaz.”
Fakat bizim de bu gaflet uykusundan uyanmamız, üzerimize serpilen ölü toprağını atmamız gerekir…
Bu hainler kendi içlerinde tutarlıdırlar. Yunancı olunca hainler; elbette Birinci Kuvayimilliye’ye ve onun Kahramanlarına da düşman olacaklardır.
Tayyip’inden İsmail Kahraman’ına, Milyar Ali’sine, Fesli Kadir’ine, dincibaşı Ali Erbaş’ına, Kraliçe’nin Gül’üne, Davud’un Oğlu’na, Samanpazarlı Bezirgân Babacan’ına kadar… Bunda şaşılacak bir yön yoktur…
Şaşılacak yön, bizim umursamazlığımız, vurdumduymazlığımızdır…
Olmuyor kardeşler!..
Şu anki tutumumuzla Kuvayimilliye Şehitlerine layık olamıyoruz… Onlara layık torunlar olamıyoruz…
O Kahramanlar, o Şehitler; bu ciğeri beş para etmez Amerikan işbirlikçileri, bu Muaviye-Yezid Dincileri, bu kamu malı hırsızları, bu gölgesinden korkan, binlerce kişilik koruma ordusunu önüne ardına, sağına soluna almadan sokağa bile çıkamayan çıkar amaçlı suç örgütü mensupları tarumar etsinler, topraklarını düşmana satsınlar, peşkeş çeksinler diye kurtarmadı bu Cennet Vatanı…
Şehitlerimize, dahi Komutanlarımıza ve bize emanet edilen vatanımıza layık olalım…
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!
1 Temmuz 2020